Yıl 2025. Baharın ilk sabahlarından biri... Akdeniz'in nazlı güneşi, Dalaman'ın ufkunu henüz yudumlamaya başlamışken, rüzgâr denizden kalkıp evlerin panjurlarına, perdelerine usulca dokunuyordu. Dalaman, hâlâ uykudaydı. Bu sessizliğin içinde uyanan bir evde, ahşap panjurlu bir odada oturan biri vardı:
Meyra.
24 yaşındaydı. Siyah saçlarını gelişigüzel toplamış, karşısındaki eski yazı masasının başına geçmişti. Önündeki defter, sadece notalar ve çizimlerle değil; onun düş kırıklıkları, sevinçleri ve yeniden doğuşlarıyla doluydu. Sayfalarda Japonca karalamalar vardı: 「静けさの中に、音楽が生まれる。」 ''Sessizlikten doğar müzik."
İstanbul'da konservatuvarı bitirmiş, sahneler görmüş, övgüler de kıskançlıklar da tatmıştı. Mezuniyet sonrası yer aldığı önemli bir projede, kendi yazdığı bir bestenin izinsiz kullanılması onun ruhunda derin bir kırıklık yaratmıştı. En yakın dostunun ihanetiyle gelen bu olay, onu hem meslekten hem şehirden uzaklaştırmıştı. Dalaman'a dönüş, bir kaçış değil; bir arayıştı. İç sesini yeniden duymak, kalbindeki pası temizlemek istiyordu.
Annesi, Japon Dili ve Edebiyatı mezunu, çevrim içi dersler veren bir eğitmendi. Meyra'nın Japoncaya olan ilgisi küçük yaşlardan itibaren annesinin rehberliğinde gelişmişti. Babası ise emekli bir Hava Kuvvetleri Komutanı. Yıllar önce iftira dolu bir kumpasla görevden alınmış, oğlunu -Meyra 'nın ikizini- kaybetmişti. O günden sonra ailesiyle birlikte Dalaman'a yerleşmiş, suskun ama dirençli bir hayat kurmuştu.
Meyra, sabah sessizliğinde kahvesini yudumlarken, telefonuna Japonca bir mesaj düştü:
「私たちは、明日、不思議な街で待っています。」
"Yarın, seni bekleyen sırlarla dolu bir şehirde olacağız.
Gönderen: Asami Takahira.
İstanbul'da Japon Kültür Merkezi'nde tanışmışlardı. Asami, 30'larının ortasında bir seramik sanatçısıydı. Türk kültürüne tutkundu. Meyra'nın sesine hayran kalmış, onun ezgilerinde aradığı huzuru bulduğunu söylemişti. İlişkileri zamanla samimi bir dostluğa evrilmişti. Asami'nin küçük bir kızı vardı; annesiyle Türkçe öğrenmek için Meyra'nın annesinden ders alıyorlardı.
Mesaj, defterin arasında unutulmuş bir çizimi hatırlattı: Meyra, Sayfaları karıştırdı. Oradaydı: bir deniz...ortasından geçen ışık...ve Japonca yapılmış bir ezgi: 「海の底に移ろう。静けさの中で、未来の声を聞こう。」
"Denizin dibine inelim. Sessizliğin içinde, geleceğin sesini duyalım"
O an anladı. Bir dönüşüm başlamıştı.
Gece valizini hazırlarken, babası yanına geldi. Elinde eski bir kutu vardı. Meyra'ya uzattı. Kutudan, ortasında narin bir taş bulunan zarif bir kolye çıktı. "Senin yaşındayken" dedi babası. "Annenle tanıştığımızda bu kolyeyi almıştım, hep yanında taşırdı."
Meyra, mutlu ifadeyle babasına bakarken, annesi yanlarına geldi. "Şimdi bu kolye senin, birçok sorunun cevabı sana ulaşacak, yanından ayırma." dedi annesi.
Kolyenin anlamını o an anlayamamıştı. Ama dokunduğunda kalbinde hafif bir titreme hissetti. Belki de o titreşim, geçmişin kapılarını bir gün aralayacaktı.
Sabah güneşi henüz tam doğmamıştı ki Meyra'nın evi küçük ama anlamlı bir vedaya sahne oldu. Annesi, kapının önünde dua mırıldandı. Babası ise gözlerinin içine bakarak:
"Unutma, bazı yollar biz görmesek de senin adına çizilir," dedi. "Ve her karanlık, içinde bir kıvılcım saklar."
Ailece havaalanına vardıklarında, ortamda yalnızca gurur değil; geçmişin sızıları, kaybedilen evlat, yeniden doğmaya çalışan bir hayat vardı. Meyra adımlarında artık korkudan çok cesaret taşıyordu. Uçağa binmeden önce Asami'den bir sesli mesaj geldi: 「私たちは、明日、不思議な街で待っています。」
"Yarın Kyoto'da sabah çayı içeriz, ne dersin?''
Meyra'nın gözleri doldu. Uçakta pencere kenarına oturdu. Yan koltuk boştu. Kulağında, Dalaman'ın sabah sessizliği gibi bir ezgi çalıyordu. Gözlerini kapattı ve içinden geçirdi: "Bu, bir son değil. Bir başlangıç.''
Güneş, uçağın kanadına vurdu. Gökyüzünde parlayan ilk umut gibiydi. Henüz kimse bilmiyordu ama o uçakta, yalnızca bir yolcu değil; çok katmanlı bir hikâye de taşınıyordu...
Hello Esteemed author
I hope this message finds you well. I wanted to express my admiration for your book—it's an impressive accomplishment and a true testament to your talent.
As a professional book promoter, I specialize in helping authors elevate their work and expand their audience through creative and compelling visual content. My services include:
Professionally designed book covers and character
High-quality book trailers
Line art animations
Stop motion features
Custom anime-style visuals
If you're interested in exploring ways to enhance your book’s visibility through targeted, visually-driven marketing, I would be delighted to connect with you.
You can reach me via:
Telegram: @cheryl0037
Discord: @cherylmaxey0037
Instagram: @cherylmaxey
Çalınmış bir ses.
Gömülmüş bir hafıza.
Unutulmuş kapıları açan bir kolye.
Her gölge, açığa çıkmayı bekleyen bir gerçeği saklar.
Siyahın İçinden: Harflerin Gölgesinde; dilin, hafızanın, ihanetin ve iyileşmenin ince çizgisinde ilerleyen bir yolculuktur.
Bu hikâye, müzikten, kültürden ve ruhtan ilham alınarak yazılmıştır.
Comments (2)
See all